Ömer Faruk Kalının Başbağlar katliamı açıklaması
MHP Malatya önceki Başkanlarından ve YEŞLİLDER Yüksek İstişare kurulu üyesi Dr. Ömer Faruk Kalı, Başbağlar katliamının 26. Yıl dönümünde bir açıklama yaptı.
Dr. Ömer Faruk Kalı yaptığı açıklamada;
“Güzel Anadolu’muzun cennet köşelerinden biri olan, Büyük Osmanlı İmparatorluğunun Uç Beyliğini yapmış, Başbağlar Köyümüzün gözü dönmüş hainler tarafından basılarak 33 vatandaşımızın şehit edilmesinin üzerinden 26 yıl geçti.
Başbağlar’ da yaptıkları katliamla Adil Hocayı susturmaya çalışanlar, camiyi ve okulu yakanlar, ezanın susmadığını, bayrağın inmediğini ve ilelebet te inmeyeceğini bilmelidirler.Yaşama hakkına kasteden terör örgütü , devlet ve milletten gereken cevabı alacaktır. Bombalar patlatarak, mayınlar döşeyerek, köyler basarak, yollar keserek, araçlar tarayarak, Molotof kokteyleriyle cadde ve sokakları taciz ederek emellerine ulaşacaklarını zannedenler, ne kadar yanıldıklarını kısa bir zaman içerisinde anlayacak, terörden medet umanlar bir gün terörün çirkin yüzü ile baş başa kalacaklardır.
Dünyada hiçbir fikir ve düşünce terörle sonuca ulaşmamıştır, ulaşması da mümkün değildir.Anadolu’nun bağrında kurtuluş mücadelesi vermiş, et ile tırnak gibi birleşmiş, milletimizin zenginliği olan farklılıklarımızı, bölüp parçalama adına kullanma zihniyeti başarıya ulaşamayacaktır.
Kurtuluş destanını gerçekleştiren anlayışın içerisinde, hiçbir zaman , etnik milliyetçilik, bölgesel milliyetçilik olmamıştır. Hiçbir toplumsal mesele, hiçbir gerekçe, teröre meşruiyet kazandıramaz. Terörü bir yöntem olarak onaylayanlar, mazur görenler ise terör eylemlerinin kanlı sonuçlarına vahşi yüzüne ortak olurlar.
İnsanlığın düşmanı terörün, nereden gelirse gelsin her türlüsünü kınıyorum. Sivas olaylarında evlatlarını kaybeden anaların da acısını paylaştığımız bu günde Sivas olaylarını da kınıyorum. Ancak, Sivas olaylarını gündemlerine taşıyıpta kınayan ama Başbağları gündemlerine getirip kınamayanları daha duyarlı olmaya davet ediyorum. 74 milyon insanımızın kardeş olduğu gerçeği ortadadır. Farklılıklarımız her zaman zenginliğimiz olmuştur, olmaya da devam edecektir. Barış, huzur ve kardeşliğimize; güven ve istikrârımıza kastetmek isteyenlerin hevesleri kursaklarında kalacaktır.
Milli birlik ve kardeşlik projemizin özü de mantığı da ülke ve milletimizin bölünmez bütünlüğü üzerine kurulmuştur. Bu nedenle bölücüler ve yandaşları döktükleri kanda boğulacak, anaların gözyaşları milletimizin sağduyusu sayesinde dinecektir. Terörün insanlığa söyleyebileceği bir söz, gösterebileceği bir hakikat yoktur. Bugün terörden medet uman çevre, örgüt, kurum, parti veya devletler yarın aynı bela ve musubetle kendileri karşılaşacak, akıttıkları kanda boğulup gideceklerdir.
Bu duygularla insanlık tarihinin utanç tablosu olan 5 Temmuz 1993 tarihinde Terör Örgütünün menfur saldırısı sonucu Rahmet-i Rahman’a uğurladığımız Başbağlar Şehitlerimize, Allah’tan rahmet diliyor, bu katliamı gerçekleştirenleri, söz konusu bu terör örgütüyle yürüyenleri bir kez daha telin ediyorum.” Dedi.
YORUMLAR