Cumhurbaşkanı hükümet modeliyle yerel, genel ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin birbirinden ayrıldığını, 2019 da yapılacak seçimlerde parti odaklı olmaktan çıkıp, aday odaklı olacağı konusu ön plana çıkmakta. Buna örnek olarak ta, Bağımsız bir Cumhurbaşkanı adayının dahi % 50 + 1 oranında oy alması halinde Cumhurbaşkanı seçilmesi gösterilmekte.
Bu durum ise 2019’da yapılacak yerel, genel ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde seçmenlerin her seçimde birbirinden farklı adaylara oy verebileceği şeklinde yorumlanıyor. Söz gelimi yerel seçimler de, bir parti tüm belediye başkanlıklarını kazansa hatta genel seçimler de 600 milletvekili de alsa, ancak cumhurbaşkanı seçimlerinde partisi dışında bir aday Cumhurbaşkanı olursa, sistem tıkanmadan devam edebileceği ifade edilmekte.
Çünkü, Cumhurbaşkanı kabinesini ve çalışma arkadaşlarını meclis üyeleri arasından seçmeyecek. Tüm ekibini kendi kuracak ve mecliste beklediği kanunların çıkmaması durumunda ise kararname çıkartarak, gemisini rahatlıkla yürütebilecek.
Cumhurbaşkanı güvenoyunu halktan almıştır. Meclisin eskiden olduğu gibi bir güvenoyu vermesi kaldırılmıştır. Bugün ki parlamenter sistem 2019 seçimlerinden sonra rafa kaldırılacak. Yeni sistem Cumhurbaşkanı odaklı bir sistem olarak devam edecek.
Peki bu durum önümüzde ki yıl yapılacak seçimlere nasıl etki edecek?
Milletvekilleri sadece yasa çıkartacaklar. Hükümet işlerine müdahil olma oranları sıfırlanacak. Asli işleri olan yasa çıkartma işlerine yoğunlaşacaklar. Bakanlara ve bürokrasiye etkileri minimum seviyeye inecek. Bu durumda ise bugün olduğu gibi çok rağbet gösterilen bir makam olmayacağı söylenilmekte. Aktif siyaset düşünenlerin ise milletvekilliği yerine belediye başkanlığına yönelmeleri bekleniyor.
Öyleyse seçimlerin birinci odağı belediye başkanlıkları ikinci odağı ise Cumhurbaşkanlığı seçimleri olacak bir başka açıdan bakılacak olursa, adayların partilerinden çok kişilikleri oylanacak. Meselenin özü bu.
Eskiden olduğu gibi Parti genel merkezlerinin gösterdiği belediye Başkan adaylarına partim için oy ver devri kapandı. Halkın sevdiği, takdir ettiği, sözüne, özüne güvenilir adayları, seçmenlerin karşısına hangi parti aday çıkartırsa, avantajı yakalar. Aksi durumda sandığa gömülür. Çünkü önümüzde ki süreçte iktidar partisi diye bir kavram olmayacak.
Malatya’da yapılan yerel seçim tartışmaları şimdilik gerçeği yansıtmıyor. Sistem tamamen değişti. Ve seçmenler üzerlerinde siyasi parti baskısı olmadan özgür iradeleriyle, kendilerine en yakın adaylara oy verme şansını yakalamış olacaklar.
Belediye Başkan adayları bir yandan aday gösterilecekleri siyasi parti merkezleriyle onay almak için yarışacakları gibi aynı zamanda seçmenlerinde teveccühünü kazanmak zorunda olacaklar. Eskiden olduğu gibi nasıl olsa partinin adayıyım, insanlar oy verir anlayışı yıkıldı.
Malatya yerel seçimleri için öne çıkan isimler partilerinden önce halkın nabzını tutmaları daha önemli. Çalışmaya bugünden başlamalarını salık veririz.
YORUMLAR